Streetwear Nedir? Modanın Yeni İnovasyonu Sokak Giyimi Hakkında Bilmeniz Gereken Bilgiler
Streetwear yani sokak giyim tarzı 1990’larda kavramını tam olarak ortaya koyarak gittikçe küreselleşen ve farklı alanlara sıçrayan güncel bir giyim tarzıdır. New York hip-hop modası ve kaykay kültürüyle başlayıp sokağın elementlerini harmanlayan bu giyim tarzı standartın üstünde çok hızlı bir şekilde büyüdü ve hala büyümeye devam ediyor.
Streetwear moda tarihinin en hızlı büyüyen, en güçlü alanlarından biridir. Küresel streetwear pazarının büyüklüğünün satışlara göre 185 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor, bu da bazı tahminlere göre tüm küresel giyim ve ayakkabı pazarının yaklaşık %10'unu oluşturuyor. Bu büyüklükte kalmayı başarıp modaya değer katan bu giyim tarzı beğenseniz de beğenmesenizde kalıcı olacak.
Bu nedenle bu yazımızda modayı yavaşça ele geçiren sokak giyim tarzını ele aldık, streetwear hakkında bilmeniz gereken tüm bilgileri makale sonunda edinmiş olacaksınız. Hadi başlayalım!
Streetwear Nedir?
Sokak Giyiminin Tanımı
Streetwear-sokak giyiminin tanımı aslında oldukça basittir; bu terim, sokağı kendi giyimi ile birleştirip bunu oluşturduğu marjinal tarz ile açığa vurup çevresine yansıtan kişilerin ayarattığı bu kültürde sokağın ana etken ve ortak payda olmasından geliyor. Bazı kişiler bu giyim tarzını popüler kültürün etkisinde kalanların takip ettiği bir alan olarak düşünüyor olsa da bizce sokak giyimi sürekli gelişerek modaya katılan değerin çok büyük bir parçasını oluşturan ve giyim tarihinde sürekli ilham alınabilecek izler bırakan bir alan olmaya devam edecek.
Sokak giyiminin başlangıcı ve gelişimi kaykay ve sörf kültürü, hip-hop müziği, spor, Haute couture ve K-Pop gibi çok çeşitli etkilere ve etkenlere sahiptir. Müşteri tabanı da benzer şekilde çeşitlidir ve her gelir düzeyine, sosyoekonomik statüye uygun olarak dünyanın her yerine yayılmıştır.
Streetwear’ın Tarihi
Streetwear bildiğimiz haliyle 1980’ler ve 1990’larda ortaya çıktı.
Amerika birleşik devletlerinde modern streetwear hareketi New York, Los Angeles ve California bölgelerinde yoğun bir şekilde yapılan kaykay ve sörf aktivitelerine kadar uzanabiliyor. 80’lerde ve 90’larda yapılabilecek en güzel şey kaykayınızı kendi dizayn ettiğiniz motiflerle boyamak ve çıkartmalar ile süslemekti. Çok geçmeden bu çıkartma ve tasarımları sadece kaykaylarında değil, üstlerinde de taşımaya başladılar.
1990’larda kaykay kültürü
Streetwear , 80 ve 90’ların hip-hop kültüründen de ciddi bir şekilde etkilenmiştir. Streetwear’ın en önemli parçası olan ayakkabılar hip-hop ve basketbolun esintilerini üzerinde taşıyarak çıktı. Bu rahat ve atletik tarz Snoop Dogg, Jay-z, Biggie gibi hip-hop kültürünü isimlerinde taşıyan rapçiler de ana akıma girdiğinde ve Michael Jordan gibi sporcular spor ayakkabı satmaya veya marka yüzü olmaya başladığında bu kültür artık durdurulamazdı…
Michael Jordan & NİKE anlaşması, 26 Ekim 1984
26 Ekim 1984 gününde Michael Jordan Nike ile yaptığı anlaşma ile sokak giyimine yapılan ilk değerlerden birini kattı.
Nike ile yaptıkları bu anlaşma dönemlerinde NBA, oyuncuların sadece beyaz ayakkabı giymelerini istiyordu ve Nike’ın beyaz-kırmızı-siyah tonlarında yaptığı bu tasarımı NBA’in hoşuna gitmedi; Jordan ayakkabıyı her giyişinde 5.000 dolar ceza yiyordu, Nike bu cezaları kendi bütçesinden karşılayarak geleneksel modaya streetwear ile karşı koydu. Anlaşmanın ilk dört yılında Air Jordan'ın 3 milyon dolarlık satışını öngördüler. Aslında Nike sadece ilk yılda 126 milyon dolar sattı.
Sokak Giyimine Kim Başladı?
Streetwear’a kimin başladığı veya ortaya çıkardığı konusunda kesin bir şey olmasa da bu konuda önemli rolleri olan karakterlerimiz var:
Shawn Stussy
1980'lerin sonlarında, sörf tahtası tasarımcısı Shawn Stussy , özel sörf tahtalarına yerleştirdiği marka imzasının aynısını içeren baskılı tişörtler satmaya başladı. Başlangıçta ürünleri kendi arabasından satan Stussy, popülerlik arttıkça satışları butiklere genişletti. Sonra satışlar zirveye ulaştığında, Stüssy ürün kıtlığı yaratmak için özel satışlara geçti ve bu da streetwear’ın nihai temel tanımını güçlendirdi.
James Jebbia
1994 yılında, Jebbia giyim markası ve kaykay mağazası Supreme'i kurdu ve ilk mağazasını Manhattan'daki Lafayette Caddesi'nde açtı. En eski tasarımları arasında, kesilip dikilmiş bir çift kaplan çizgili kargo pantolonu vardı. 2021 itibariyle Supreme'in dünya çapında 13 mağazası vardır.
Dapper Dan
Hip-hop sanatçıları ve etkili renkli insanlar için lüks streetwear ürünleri yaratan Harlem merkezli çok önemli bir tasarımcı.
Streetwear Ürünleri Nasıl Bir Yapıda?
Streetwear ürünleri genelde Oversize yani bol kalıp olarak üretilen ürünlerdir. Oversize kültürünü streetwear tarzının bir alt dalı olarak düşünebilirsiniz.
Oversize olarak adlandırılan bu bol kalıp ürünler sadece T-Shirt kalıplarında değil, pantolon ve hatta eşofmanlarda da kullanılmaya ve kategorize edilmeye başlandı; Baggy Jean,Mom Fit ve Oversize Pantolonlar bunlara örnek verilebilir. Dar kalıp Skinny Pantolonların yanı sıra giyilen bu bol kalıp pantolonlar streetwear konseptine çok yakından ilişki kurarak yeni bir trend oluşturmaya başladı.
Streetwear’ın Geleneksel Moda Üzerindeki Etkisi
Streetwear geleneksel modayı ve kalıntılarını yavaşça ortadan kaldırıyor; Artık trendi belirleyenler tasarımcılar veya trend öncüleri değil tüketicilerin kendisi olmaya başladı.
Streetwear sadece modayı bozmadı, aynı zamanda demokratikleştirdi; Sosyal medya, herkesin etkileyici olmasına veya kendi giyim etiketini başlatmasına izin verir.Streetwear’da, moda seçkinleri yerine bir sonraki trendin ne olacağını milyonlarca kullanıcının beğenmesi, paylaşması ve retweetlemesi belirler. Artık moda kişiselleştirilebilen ve tüketicilerin kendi akımlarını oluşturabildikleri özgür bir geleneksel tarza doğru evriliyor.
Sadece sektörün başındakilerin değil, tüketicilerin de artık trend yaratmasının ve modayı yönlendirmesinin öncü etkeni streetwear tarzı gün geçtikçe kendini geliştirmeye ve daha geniş kitlelere yayılmaya devam ediyor.
Modanın özgürleştiği bu dönemde siz de kendi tarzını özelleştirin ve çevrenize bu şıklığı yayıp modaya kendi değerinizi katmaya başlayın!
"Giydikleriniz, kendinizi dünyaya nasıl sunduğunuzdur, özellikle de insan ilişkilerinin bu kadar hızlı olduğu günlerde. Moda, anlık bir dildir."
—Miuccia Prada
